Yan sanayi ihracatında nisanda %70 düşüş öngörülüyor. Salgının bu yıl ciroda 3 milyar $’lık kayıp yaratması bekleniyor. ‘En kötüyü geride bırakıyoruz” diyen sektörde, 4 Mayıs’ta tüm firmalar fabrikaları açmış olacak, ancak üretim kapasitesi talebe göre kademeli olarak artacak.
Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Başkanı Alper Kanca ve Başkan Yardımcısı Kemal Yazıcı, düzenledikleri online basın toplantısı ile sektördeki son gelişmeleri aktardı. Avrupa’da ve Türkiye’de otomotiv ana sanayi firmalarının üretime dönmeye başlamasıyla yan sanayide de fabrikalar kapıları yeniden açıyor.
Bilindiği üzere; otomotivde ana sanayide üretimin durma noktasına gelmesi ile yan sanayi firmalarının çoğu fabrikalarını kapatmıştı. 400’e yakın üyesi bulunan TAYSAD’da, çalışan kapasite oranı yüzde 20’lere kadar düşmüştü. Koronavirüs salgını nedeniyle mart ayında yüzde 17 ihracat kaybı yaşayan sektörde, bu oranın nisanda yüzde 70’e çıkacağı öngörülüyor. Salgının iç pazardaki kayıpla birlikte bu yılki toplam ciroda yaklaşık 3 milyar dolar düşüş yaratacağı dile getiriliyor. Ana sanayi ile birlikte Türk otomotiv sanayisinde ciro kaybın 5 milyar doları aşacağı tahmin ediliyor. TAYSAD yöneticileri, 2020 yılında Avrupa’da üretim tarafında 3.5 milyonun üzerinde bir azalma olacağının tahmin edildiğini aktarırken, bu durumun Türkiye’ye 250-300 bin adet arası bir üretim kaybı olarak yansıyacağını öngördüklerini söyledi. 2019’da dünyada 90.3 milyon adet araç satılırken, 2020 yılında 72 milyon satış seviyesi bekleniyor. Avrupa’da ise 2019 yılında 20.7 milyon olan araç satışının 2020’de 17 milyon seviyelerinde olacağı tahmin ediliyor.
Alper Kanca, ana sanayi firmalarının üretime başlamasıyla yan sanayide de çarkların dönmeye başladığına dikkat çekti. Bilindiği gibi; Anadolu Isuzu, Mercedes Benz Türk, Honda, Karsan, Hyundai Assan, Otokar ve Türk Traktör olmak üzere Türkiye’de 6 ana sanayi firması üretime yeniden başlamıştı. Bu hafta ise Oyak Renault, Bursa’daki fabrikasında yeniden üretime başlayacak. Ford Otosan, Toyota ve Tofaş ise mayısta üretime geri dönecek. Avrupa’da da Almanya, Fransa, İtalya gibi ülkelerde, Volkswagen, Renault, Mercedes, birçok fabrika üretime yeniden başladı. Alper Kanca, 4 Mayıs itibariyle Avrupa’da da fabrikaların yüzde 90’dan fazlasının üretime geri döneceğini aktardı. Türkiye Toyota, Renault- PSA ve Toyota Fransa ise 11 Mayıs haftası üretime dönecek markalar arasında. Bu durum yan sanayide de üretime dönüşü hızlandırdı. Yan sanayide 6 Nisan haftası firmaların yüzde 35’i tam kapalıyken, 20 Nisan haftası bu oran yüzde 7 düştü. Kemal Yazıcı’nın verdiği bilgiye göre, bu oran 27 Nisan haftası yüzde 5’e düşecek. 4 Mayıs haftasında tüm fabrikalar çalışmayı planlıyor. Alper Kanca, “İşler açılıyor. Açılmak zorunda çünkü olabilecek en dip noktaya geldi. Ancak dönüş birden olmayacak. Yavaş yavaş, adım adım ilerleyecek” diye konuştu.
“Kapasite kullanım oranı eylüle kadar %85 çıkar”
Alper Kanca, mayıs ayında hem ana sanayi hem de yan sanayideki firmaları tamamen üretime başlasa bile salgın öncesine dönüşün uzun süreceğini vurgulayarak, “Bu tamamen tüketicinin talebine satışlara bağlı olacak. Ülkemizde aslında doldurulmamış bir ihtiyaç var, geçen seneden kalan. Bunu kasım, aralık ve ocak aylarında Türk tüketicisi satın almaya çalıştı. Bu sefer araç yoktu. Ben krizden sonra, eğer hasar büyük olmazsa o ihtiyacın bir şekilde kendisini dışa vuracağını ve bizim ülkemizde satışların Avrupa’dan biraz daha fazla olabileceğini ümit ediyorum” dedi. Yazıcı da “Araç satışının da mayıs ve haziran aylarında hareketleneceğini düşünüyoruz ve tüm OEM’ler bu dönemde oluşan talebe göre gelecek ayların üretim planlarını yeniden şekillendirecekler” dedi. Kemal Yazıcı, otomotiv üretimi açısından bakıldığında, nisan ayında yüzde 20 civarında olan kapasite kullanım oranının mayıstan başlayarak, eylüle kadarki dönemde yüzde 60’tan 85’e kadar çıkmasını öngördüklerini söyledi.
‘Çin’e alternatif’ yarışında Türkiye avantajlı olacak
Alper Kanca, salgının nedeniyle önümüzdeki dönemde daha yakın, daha güvenilir, daha kısa mesafelerdeki tedarikçilerin tercih edilmesini beklediklerini vurgulayarak, “Bunlarla daha fazla iş yapılacak. Koronavürüs krizin belki en fazla etkisi bu yerelleşmede olacak. Hiç kimse 20 değişik ülkede bir ürün üretip, sonra toplayıp, getirme cesaretini kısa zamanda kolay kolay bulamaz gibi geliyor bana” dedi. Bu konunun İtalya ve Fransız tedarikçilerin de gündeminde olduğunu aktaran Kanca, Türk firmalarının bu noktada daha avantajlı olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu: “Biz Türkiye olarak; bir İtalyan bir Fransız şirketinden bu anlamda daha avantajlıyız, daha ilerideyiz ve daha esneğiz. Salgın Çin’de ilk ortaya çıktığında Türkiye’ye bir yönelme olmuştu zaten. Avrupa’da üretim durana kadar bu devam etti. Önümüzdeki dönemde salgın yeniden Türkiye için bir fırsata dönüşebilir.” Kemal Yazıcı da bu konuda önemli bir noktaya dikkat çekerek, “Tabii ki bu değişim Türkiye’ye bir fırsat veriyor ama araç teknolojileri değişiyor. Bu fırsatı kaçırmamak için teknolojik olarak da eksiklerimizi gidermemiz gerekli” dedi.
“Üretime dönüş, ikinci dalgaya sebep olmaz”
Alper Kanca, üreticilerin tekrar işe başlamasının salgında ikinci bir dalgaya sebep olmayacağını öngördüklerini vurgulayarak, “Servislerde, işyerine girişte, üretim alanlarında, molalarda, yemeklerde sosyal mesafeye uyuluyor. Çalışanlarımıza koruyucu malzemeler dağıttık, bilgilendirdik, çalışma şekillerimizi değiştirdik. İyi bir koruyucu önlemler mekanizmamız var” diye konuştu. Yazıcı da “Çalışılan yerler, en emniyetli yerler. Biz, insanları servisle aldığımız andan itibaren kontrol ediyoruz. İşyerinde ve geri evlerine varana kadar emniyet içerisindeler. Bu anlamda üretimin risk oluşturduğunu düşünmüyoruz” dedi.
“Maliyetlerin düşmesi için pazar 1 milyona çıkmalı”
Sektör temsilcileri, Türkiye’de otomotiv sektöründe maliyetlerin düşmesi için pazarın yeniden 1 milyonun üzerine çıkması gerektiğine dikkat çekerek, hükümetin vergi sistemine ve diğer teşviklere bakarak pazarı bir milyonun üzerine getirecek stratejileri hayata geçirmesi gerektiği vurgulandı. Kanca, “Yani sadece araç alımına yönelik bir teşvik çok etkisiz kalır gibi. On binlerce küçük işletme haftalardır kapalı. Bu insanlar araba alıyorlardı. Bu insanlar, bizim yani otomotiv sanayinin müşterileriydi. Araç alma fikrinin tekrar canlanması lazım. Asıl teşvikler bu alanlarda olmalı” dedi.
“VW’nin Manisa yatırımı için ümit var”
Koronavirüs salgınının Volkswagen’in (VW) Manisa’daki yatırımına olası etkilerini değerlendiren Alper Kanca, “VW’nin Türkiye’ye yönelik yatırımını iptal ettiğine dair bir işaret yok. Bu yatırım için görüştükleri tedarikçilerimze ‘O iş bitti, unutun’ gibi bir mesaj yok. Dolayısıyla benim ümidim devam ediyor. Ancak, Avrupa pazarının bu kadar küçüldüğü ortamda, daha evvel siyasi olarak cesaret edemedikleri bir şeyi tekrar deneyebilirler mi bilemiyorum. Ancak, teknik olarak o proje hala masada” dedi.
Salgın, yerli otoda önemli aksaklık yaratmayacak
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, geçen hafta yaptığı açıklamada, salgının yerli otomobil projesinde önemli bir aksaklığa neden olmayacağını, tedarikçilerle görüşmelerin devam ettiğimi vurguladı. Varank ayrıca, fabrikanın temel atma tarihine ilişkin olarak en fazla birkaç haftalık değişiklikler olabileceğini, zemin etütlerinin de 10 gün içerisinde tamamlanacağını söyledi. TOGG ile ilişkilerin salgını öncesi dönemle aynı şekilde devam ettiğini vurgulayan Kanca da “60 yakın üyemizle çok yakın temastalar. Teklif aldılar, bazılarıyla siparişi bağladılar. Bu konuda çok istekliler. Yüzde 51 yerlilik oranını tutturabilecekleri kanaatindeyim” dedi.